Cuma, Ekim 05, 2012

Hastalik dolu gunler..

En son 2 ay once yazabilmisim. Takipcilerimden ozur dilerim. Ama hakikaten hic vaktim olmuyor. Cocuklar buyuyunce daha cok vakit benim olucak diye dusunurken onlarin farkli ihtiyaclari cikiyor ve yine blogu ve kendimle ilgili herseyi 2.plana atiyorum.

Konu basligi hastalik evet arkadaslar bizim aile bugunlerde cok hasta. Ben 2.ciye hastalaniyorum. Ortada cok degisik bir grip mi desem ne desem? bir salgin var. Eskiden burnumuz akar, usur aksirir 2 gun yatardik. Birseyimiz kalmazdi. Simdi griplerin mikrobu da evrim gecirdi bence. Acayip semptomlar ortaya cikmis durumda. Bogazim gece boyunca agriyor, sirtim tutuk, halsizlik had safhada, burun akintisi, usume, oksuruk, sinir stres-bunlar da var-, mide bulantisi, ishal...bu ne ya?? sanki 3-4 hastaligin virusu birlesmis gibi gorunuyor degil mi? Bir de o kadar direncli ki 8-10 gun boyunca bitmek bilmiyor. Semptomlarda da azalma olmadan 10.gunun sonunda falan iyice kilo kaybettirerek bir anda bitiyor. Bir acayip sey!
Doruk hasta, aglayarak dolasiyor etrafta. Burnu dolu, geniz dolu, ses kisik. Burnunu babyvac ile cekiyoruz devamli. Elektrikli supurgeyi gorur gormez basiyor yaygarayi. ama hayatimizi kurtardi dogrusu. Oglanin hastaligi hic duzelmeden devam ediyor ates haric. Cok sukur kizin durumu iyi. Igne ve antibiyotik sayesinde cok sukur iyi gibi..Benim sesim 2 numara kalinlasti, ozkan da benim gibi..

Evin durumu boyle iste.

Dorugun gelisiminden kisaca bahsetmek istiyorum yine:

Doruk doktoruna, ebesine ve bize gore de cok zeki bir cocuk. Algilari cok kuvvetli. Geceyi gunduzu, sogugu ve sicagi hemen fark ediyor. Cok cabuk goreniyor ve hafizasi fark edilir bir sekilde kuvvetli. Ornek olarak; Teyzesi geldiginde birlikte buyuk bir otobus gormusler ve teyzesi "oglum bak buna ingilizce 'bus' denir" demis. Sonra teyzesi sordu "oglum biz ne gorduk? 'cevap bus'" Simdi biz soruyoruz oglum sen teyzenle ne gordun hemen cevap veriyor 'bus 'diye. Ve kendisi de "men deyse! bu! bus ahhh" diye.
sonuna ekledigi ahh bilemedigi fiil yada takilar icin :))

Su an 3 kelimeli cumleler kurabiliyor. Ornegin; men bebeki optu, ya da dede hadi barka barka
En zor olarak babaannesinin ismi var sanirdik Gulseren ama onu da Gokkeren diye soyluyor.
Bir yeri acidiginda ya da agridiginda karnim ya da kolum agriyor diye soyluyor.

Renklerden pembe, kirmizi ve maviyi biliyor. Yesil icin ugrasiyoruz.

Rakamlardan 1-2-3'u ve nesnlerin adetlerini algilayabiliyor.

Dun ilk defa anne kaka off dedi. ALdim kucuk tuvaletine oturttum ben de yanina klozete oturdum. Birlikte ikindik. Ve oglum tuvaletine kakasini yapti. Bitince anne kaka bitti dedi. Kalkti klozetin kapagini kapadi. Sifonunu cekti. Poposunu gosterip anne sillll. Dedi. Cok sevindiriciydi benim icin. Ozellikle 19.5 aylik bir erkek cocugu oldugu dusunulurse masallah diyorum :))

Simdilik kakayi soyluyor gibi sanirim cis icin zaman var.

Bu arada kakalarini artik sorunsuz aliyoruz. Eline bir oyuncak veriyoruz hadi bunu yikayalim diyourz. Gidip temizliyourz sorunsuz. Herkese oneririm.

Hastaligi haricinde  3-4 gecedir hic ya da 1 kere kalkip 1 biberon sut iciyor.

Yavas yavas yataga yatmadan once sutu bardakla icirip hadi yatalim demeye hazirlaniyorum. Ancak su hastalik donemini bir atlatim once.

Ayakkabilarini giyemiyor ama cikartabiliyor.

Cumlelerde ettirgen catiyi kullanamiyor :)bazen buyukler bile anlayamiyor ya hadi neyse giydir diyemiyor mesela anne abaka giy giy diyor :))

Bazen zamanlari da kullanabiliyor, simdilik sadece di-li gecmis zaman ve emir kipi kullaniyor.

Ha ha goren de beni edebiyatci bu ukala herhalde, evde oturmaktan kafayi yemis, bize caka satiyor'' sanicak ama yok sadece ingilizceyi ogrenebilmek icin Turkce dilbilgisini iyi ogrenmis bir kisiyim sadece :))

Ben bu arada dolaplarin icine kapitone diktim. Bir deli isiymis uzun surdu. Ama bitince cok hos oldu dogrusu. Bir daha yaparmiyim yada birine yaparmiyim??? soru isareti :))

Simdi sirada Doga'ya elbise dikicem. Kendime manto ve Doruga pantolon projem var..

Resimler icin bakiniz instagram :))

Sevgiyle ve saglikla kalin..






Pazartesi, Ağustos 27, 2012

Geri Dondum..

Merhaba,

Yine uzun bir ara verdim. Vakit oldukca kisitli oldugu icin degil yazmak, laptobun kapagini bile acmayali aylar oldu. Instagram ve tweeter'a cep telefonum sayesinde giriyorum. O da kisa wc ve cocuklari ayagimda uyutma aralarinda :)) Gonul abla bile fark etmis ''sen su bilgisayara gir de arada, daha az tozlansin ben de daha kolay silerim'' dedi :))
Evet tozlandim.. Silkelenip arinamam lazim ancak ona bile hic vaktim yok.

Aslinda su siralar cocuk bakmak ve ev isleriyle ilgilenmek disinda yaptigim ekstra birsey de yok ama gunler asiri dolu ve yogun geciyor. Bir bakiyorum sabah oluyor, saate bakiyorum ogleden sonra oluvermis. Zaten sonra aksam olmasi cok kolay. Ve gun bitiveriyor sonra...

Doruk 18 aylik oldu. Doga'da 3'uncu ayini bitirecek neredeyse.

Sabah erken kalkiyoruz saat 6:00 gibi genelde. Doruk, Doga'dan daha erken kalkiyor ve hepimizi uyandiiyor. Biraksak Doga gec saate kadar uyur. Ama Doruk asla izin vermez buna :))

Sonra bezlerin degismesi, kahvaltinin hazirlanip yapilmasi, kakalarin yapilmasi ve tekrar bezlerin degismesi , dis fircalama fasli, ust bas degismesi, yataklarin toplanmasi vs..falan derken saat 9:30-10:00 olur. O arada ya anneanne gelir ya da dede veyahut biz onlara gideriz. Sonra dedesi Dorugu disari cikartip gezdirir. Yaklasik 1 saat kadar parka giderler. Biz de annemle yemek isine girisiriz. Kahvelerimizi iceriz bu arada. Doruk gelir, meyve ya da yogurdunu yer, banyosunu yapar ve oyun oynar saat 13:30 gibi ogle uykusuna yatmis olur. Kiz da bu arada sabah tekrar emip uykuya yatar. Kizin uykusunda pek sikinti yok cok sukur. Eger bir sikintisi yani gazi falan yoksa uyuyor. Doruk kalkinca da yemegini yer ve oyuna devam....Sonra aksam yemegi telasi ve yatak vakti derken gun biter..

Iste gunler boyle gecip gidiyor.

Dorugun gelisimini anlatmak istiyorum aslinda. Cunku geriye donup blogu okudugumda dorugun gelisimini gorebiliyorum huzunlu bir mutluluk sariyor beni. Zaman resmen deli hiziyla akiyor.

Doruk 10 aylikken yurumeye baslamisti. Ilk kelimesi ''anne'' oldu 12 aylikken. Simdi ise bize derdini anlatacak kadar konusabiliyor.
Once her yuvarlak seye gol-gol diyordu. Uzakta birseye isaret edecekse  gu-gu-gu diyordu. Simdi ise bazen 2 kelimeli cumle kuruyor:
baba de=baba gel, anne dut=anne tut, dede alo, dede uuuuu =dedesi ucakla gitmis ....

Net birsekilde su kelimeleri soyleyebiliyor:
Annemmm-babammm-dedemmm-abimm
Manuuu=banu
Aceee=ece halasi :)
muss=muz
benbe=pembe (rengi de taniyor ve pembe renkli ayakkabi ve coraplari getiriyor)
dun=john (esranin kocasinin ismi)
ettaaa=(esra)
deyze=teyze (esra)
Do-dooo=Doruk'un kisaltilmisi ayrica kendine abi-yaaaa diyor :))
Du-du-duu=su
abara=araba
akkabi=ayakkabi
gamyon=kamyon
duttt=araba
amine=emine(anneannesi)
bi,ki,uc, do= 1-2-3-4 diye sayiyor
tiktak=saat
bambam=davul
hovhov=kopek, meee=koyun,keci mooo=inek at= at, bisibisi=kedi, kuskus=kus
annnnanne=ananesine boyle sesleniyor bazen ona da anne diyor kestirme :)
cekil, gel, dit=git, dut=elini tut, otur, kak=kalk, bus=otobus(esra ingilizce ogretiyor), no,
esyalarin aitligini anlatmak icin de dedenin, babanin, annenin, bebegin, benim, abinin(kendisini kastediyor), Ac, otu=otur, kalk, be=ver, nennaaa=kizmak, nennen=uyumak...
baaammm=dusmek :)) bicibici=yikanmak ve herturlu havuz, deniz ve su birikintisi :))

Herkes cok zeki ve cok farkli bir cocuk oldugunu soyluyor.Hafizasi super. Bir kere tekrarlamak yeterli oluyor. Ikinciye sordugumda hemen hatirliyor ve sorudugum seyi anlatiyor.
Yeni birsey ogrettigimizde cok cabuk ogreniyor. Kendisi surekli tekrar ediyor hatta bazen 20 bin kere falan gosteriyor ve tekrarliyor. Biz de tum aile seferber olduk ona yeni birseyler ogretmek icin. Babamin bu konuda payi buyuk. Cok ilgileniyor sag olsun.
Ozellikle sesli kitaplardan cok faydalaniyoruz. Kendisi de cok seviyor, kitaplari hala parcalamayi cok istiyor ama ses cikarinca vazgeciyor ve sesleri ona farkli hikayelerle anlatmamizi istiyor. Yalniz hala gece kitap okumaya hazir degil. Elimden alip yere atmak ve oynamak istiyor. Dikkati cok cabuk dagiliyor. Biraz daha zamani var sanirim. Doruk zaten cok farkli bir cocuk hicbirseyi zorla yaptiramiyoruz, dogru zaman geldiginde kendiliginden cozuluyor ve oluyor o sey neyse.
Doruk'la inatlasmamak gerekiyor. Hayir ve yapma nedense cok cazip 2 kelime. Duydugunda inadina ve gulerek o seye daha cok gidiyor :) Bagirmak da cozum olmuyor, kizmak da hatta daha da kotulesiyor. Dikkatini baska noktaya cekmeye calisiyoruz. Ve izah etmek gerekiyor.
Ama bazen isler oyle toz pembe gitmiyor o zman kiziyoruz, sesimiz yukseliyor ve hatta ceza vermeye bile basladik. Koltukta 5 dakika oturma cezasi :)
Dedeler bu durumdan pek hosnut degiller ama anneanne ve babaneler bizi destekliyor. Yani durum dengeli sayilir.
Ailenin buyukleri cok yakinlarda yasiyor ve hergun gorusuluyorsa cocuk fazla pohpohlaniyor bu da cocukda anlam kargasasina neden oluyor. Olsun biz hallediyoruz birsekilde :)

Yemek bugunlerde problem. Aksam yemeklerini terorize etmeye bayiliyor. Mama sandalyesinden hic hoslanmiyor. Ama bugunlerde dislerinin tamami ayni anda geliyor ve 2 yas sendromu da olunca cocugun bu hareketlerini biz olur karsiliyoruz. Istemedigi birseyi yediremiyoruz hemen agzindan cikartiyor. En sinir oldugum hareketi :) de budur. Cok da temizdir ama, elleri kirlendiginde hemen eehh ehhh der ve avcunu acar silmemi ister.

Doruk sinirli bir cocuk ayrica. Sinirlendigi zaman kendini yere atip kafasini yere vuruyor ve yuzumuze bakiyor acaba ne tepki vericez diye. Dedim ya inatci zorla hicbisey yaptiramiyoruz. Biz onceleri ahhh hayir yapma diyorduk, ama simdi tepki vermiyoruz siniri gecene kadar yoksaymaya calisiyoruz. Calisiyoruz diyorum cunku bazen zor oluyor.

Kakayi hala vermek istemiyor ama eskisi kadar da cok tepki gostermiyor.3 ay once kendini yerden yere atiyordu sanirsin ki etini kesiyorsun halbu ki kakasini temizliyoruz. Ama simdi istemeye istemeye de olsa geliyor ve oyunla kandiriyoruz ve yikiyabiliyoruz poposunu.

Banyodan artik kavgasiz cikabiliyoruz. Hadi bitti oglum cikalim diyoruz ve gulerk cikiyor.

Bazen bir mizmizlanma durumu oluyor herseye aglamakli, mizmiz konusur,esyalari atar, aglar, cigliklar atar, bagirir, gurultuler yapar vs.. iste o zaman hic dokunmamak gerekiyor hatta mumkunse alip disari cikartmak gerekiyor ve gezdirmek bayagi ise yariyor.

Ilk defa 1 ay once pastel boyalarla tanisti ve hemen masalar sandalyeler ve duvarlar boyandi. Ben de aldim elinden 1-2 ay daha beklemeye karar verdim. Henuz erken.

Bu yaz 2-3 hafta kadar havalar oldukca sicak gidince balkona plastik bir havuz aldik. Bayagi sevdi zaten suya bebekliginden beri bayilir.

Gecen hafta sonu havuza gittik ama Kayseri'de gece ve gunduz sicaklik farki cok oldugu icin gece buz gbi olan su gunduz ne kadar sicak olursa olsun bi turlu isinamadigindan havuzun suyu buz gibiydi ve Doruk da ben de cok usudugumuz icin havuza giremedik. Ben bile giremedim ki cocuk girsin. Inanilmaz agladi, ama kocaman bos bir alan vardi ve orda kosturup durdu ki o da yetti ona. Doga hep uyudu uyandi yani sakindi kizim. Biz bir daha isitmasi olmayan havuza gitmeyiz herhalde.

Gunlerimiz boyle gecip gidiyor iste..Fotograflari instagram ve tweeter'dan surekli paylastigim icin bu yazimda foto olmayacak. Dogum kilolarimi da verdim ama hala gobegimden sikayetciyim ve kendi fotomu cekmiyorum.

Tekrar gorusmek uzere hoscakalin..



Sevgilerle..

Cumartesi, Mayıs 26, 2012

16 aylik oglumda erken 2 yas sendromu basladi galiba

Uzun zamandir yazamiyordum bloga. Malum artik hamileligimin son haftasindayim. 30 mayis carsamba sabahi sezeryan icin randevu aldik. Allahin izniyle gidicez hastanemize.
Ben bu arada uzun ve sikintili bir donem gecirdim.
Isler yogundu;hamilelik, isyeri, kurs, Doruk ve ev isleri derken bayagi bir bunaldim. Hamilelik zaten 10 kg'lik extra bir yuk.

Ama asil konu Doruk. Oglusla aramiz bugunlerde biraz bozuk. Cunku huyu suyu degisti cocugun. Itirazlar had safhada. Eskiden yatmaya itiraz ederdi sadece, simdi ise herseye itiraz eder oldu. Ve o mesele kendiliginden cozuldu. Bosuna hem onu hem kendimi uzmusum. Eskiden once ikna ederek yatirmayi denerdik, baktik olmuyor bagiris cigiiris yatirirdik. Tabii 45 dk 1 saat X gunde 3 kere diye hesaplarsak bayagi bir sinir bozucu oluyordu. Ama kendiliginden cozuldu. Nasil mi? Gunde 3 kere yerine 2 kere cok uykusu geldigini anladigimizda uyuytuyoruz. Zorlamiyoruz, cunku olmuyor. Ve sallamaktan vazgevtik. Yanina uzaniyoruz ve ninni soyluyoruz. Uyuyor. Gece de yanimizda yatiriyoruz maalesef. Su anda cozumumuz bu!
Gelelim simdiki itirazlar mevzusuna. Son 3 gundur herturlu yemege itiraz ediyor. En sevdigi sey bile olsa 3-4 kasik alip, derhal slklllyor ve kalkmak istiyor. Zaten mama sandalyesi ile barisamadilar bir turlu. Civi falan var sanirim. Oturunca batiyor. Sabah kahvaltilarini cok iyi eden oglan simdi onu da yapmak istemiyor. Yemek gorunce kaciyor. Ben, simarik cocuk -eskiden oyle nitelendirirdim o grubu- onde zavalli kosturmaktan  perisan olmus suratindan belli- anne arkada yemek icin kosturup duran, bu gruptan olmak istemiyorum diye cok dua ettim ama yok mutlaka herkes bu donemden geciyormus arkadas! Biz simdi Dorugun agzina tikistirmak icin kosturuyoruz. Bu arada evdeki yemek artikli krem rengi halilari ve  aci kahve deri koltuklarin icler acisi halini hic soylemek istmiyorum. Ahhh kan kirmizi renkli suet kadife cekyati ve krem rengi yastiklarini hic anlatmayayim :)) Olan zavalli mobilyalara oluyor, oglan sonucta yemiyor. Ben sinir krizleri geciriyorum ve basbas bagiran tahammulu kalmamis anne durumuna dusuyorum. Cok uzuluyorum.
Eskiden arkadaslarima cocuklari icin tavsiyem bosver yemezse yemesindi. Tabii nerden bileyim bicare annenin ruh halini. Simdi nasil da anliyorum ve nasil da kiziyorum bilmeden etmeden konusmusum diye kendime...
Bugun benzer bir durum yasandi mesela. Sabah kahvalti etmedi. Ok dedim cani istemiyor. Acikinca yer. Saat 11.30 gibi sarma verdik bin bir guclukle. 'toplamda 5 tane kucuk parmak buyuklugunde sarma yedi.
Arada oglen yemegi denedik. Yemedi!
Sut verdim icti.
Sonra annem dolma yapti, 2 kasik aldi yemedi!
Corba yapti 3 kasik aldi gerisini yemedi!
Hazir kavanoz mama acti 2 kasik aldi yemedi!
(Normalde 1 kase ne verilirse yer, ustune de tatli olarak meyve ya da yogurt yer)
Bu arada cerceveciye gittik ve cercevecideki butun kartelalari soktu, yerlere atti, dergileri indirdi. Izin vermeyince de kendini yerden yere atti. Rezilllik diz boyu idi. Saclarim diken diken anneme cabuk olalim gidelim dedim. Halime bakan bana acidi resmen. Cunku 9 aylik karni burnunda hamileyim ve kucagimda sirtinda aski ile zaptedilebilen yaramaz mi yaramaz bir 1.5 yasinda cocuk. Eve donus yolunda saat 14.30 gibi uyudu. Ben de yattim. Ama bende sinir simdilik orta seviyelerde...

Aksam oldu. Disarida oynadi zipladi eve geldik oyuna tekrar devam etti. Babamiz imdadimiza yetisti. Yemekleri o pisirdi. Ben de hazirladim. Ama yok oglan yemiyor. 2 kasik aliyor sonra kosturarak ordan ayrilmak ve oynamak istiyor. Sinirlerim bozuldu. Agzina zorla 2 kasik tiktim. Bu seferde zorla verdigim icin sinirlenip ciglik atiyor agliyor ancak karni ac oldugu icin de yemeye devam ediyor. Ilginc bir durum aslinda. Istemese cikarir. Be cocugum bunu boyle yapma ye iste guzel guzel! Yok olur mu hic. Annenin hemoroidini azdiracak illaki! benim oglum zor, cok zor bir cocuk!!
Benim sinirler tavan yapti artik kontrol edemiyorum kendimi. Ve bas bas bagirdim, agzina tiksitirdim, heryer yemek oldu. Babasi da hem bana kizdi bu kadar inat etme yemezse yemesin bosver diye. Hem Doruga kizdi anneni nicin uzuyorsun artik sana da kizicam diye. Ben biraktim ikisini de salona gidip nefes almak ve rahatlmak icin. Yeter dedim. Su cocugun herseyi zor. Altini degistirirken bagirir, yemek yerken bagirir, araba koltugundan ve bebek arabasindan nefret eder, giyinmeyi sevmez. Ne bu ya!!!

Ben iceri gidince de bu sefer oglan benim pesimde anne diye agliyor. Bir yandan uzuldum bir yandan simdi olmaz gozum gormesin seni!! durumu icindeyim. Neyse Ozkan beni sakinlestirdi, oglani getirdi yanima. Dudagini bukmus, surati sallanmis gozyaslari ve sumukler birbirine karismis bir halde benim yuzume bakiyor. Git istemiyorum seni dersem aglamaya hazir. Gel annecim dedim birlikte yagmuru izleyelim. Kosarak geldi ve anneeee dedi. O anda butun ofkem gecti, yerini derin bir uzuntuye birakti. Ben agladim bu sefer. Sonucta ben yetiskinim o ise daha konusmayi bile beceremeyen minicik bir bebek. Henuz 16 aylik. Terrible two denen 2 yas sendromuna erken ve en hizlisindan gecis yapmis minnacik bir birey. Annesinin o daha 6 aylikken hamile kalmasi onun sucu degil ki! Burda suclu da yok zaten. Boyle olmasi gerekiyormus. Simdi ben hatmettigim kitaplara geri dondum, nasil bas edilir su sendromla? ve nasil kolay atlatilir?
Benim en cok takip ettigim babycenter.com bu konuda cok yardimci. Ingilizcesi iyi olanlar mutlaka okusun. Turkce isteyenn olursa da Slingomom'in bu yazisinda cok faydali bilgiler var.

Ben bugunun acisini cikartmak icin ogluma sarilip yaticam..

Salı, Nisan 10, 2012

Butikbebe.com yeni alisveris sitem..

Bugun yeni bir alisveris sitesi kesfettim. www.butikbebe.com

Gercekten cok uygun fiyatlara cok guzel bebek ve cocuk kiyafetlerine sahip olabilirsiniz. Ben daha once ingiltereden ogluma aldigim tulumlarin aynisini burdan cok daha uygun fiyatlara buldum. Simdi kizima gore siparis verdim. Kampanyanin bitmesini ve kargomun gelmesini heyacanla bekliyorum..

Ve ayrica her davet ettiginiz arkadasiniz icin 10 Tl'lik alisveris ceki de kazanabilirsiniz.
ButikBebe

Bunun icin asagidaki  linki tiklamaniz yeterli.




Pazar, Nisan 08, 2012

Pazar günü ..

Güzel ve sıcak bir pazar gününden herkese merhaba :)) Radyo programı açılışı gibi oldu :))

Bugün mağazanın tasarımını yenilemek ve vitrin yapmak için İstanbul'dan gelen yetkililerle güzel bir kahvaltı yaptık Erciyes Binicilik Klübü 'nde. Ben bayılıyorum oraya. Sizi önce 2 tane Chow chow ve beyaz çok tüylü çok insancıl cinsini bilmediğim 3 tane köpek karşılıyor. Zaten her yer yemyeşil, oldukça bakımlı. 9:00'da başlıyor gün boyu devam ediyor kahvaltı. Daha çok binicilik için tasarlanmış olan mekanın en kötü yanı maalesef Serpme Kahvaltı dedikleri tabakla servis yaptıkları kahvaltıları. Kişi başı alınan 19:00 Tl'nin hakkını maalesef verememişler. Bana göre zayıftı kahvaltı. Ama mekanın ve ortamın güzelliği ve işyeri sahiplerinin yakından bizlerle ilgilenmesi hatrına tekrar tekrar gidebilirim. Zaten ilerisi için orası ile ilgili güzel planlarım var. :))

Efendim her zaman ki gibi fotoğraf makinesini evde unuttum ve masayı çekmeyi akıl edemedim ama bana güvenin mekan çok güzel Kayseri'ye yolunuz düşerse Erciyes'e çıkacak olursanız Erciyes'e 30 km kala Erciyes Binicilik Klübüne mutlaka uğrayın.








Bugün böyleydim...Artık makyaj yapamıyorum gözlerimin etrafındaki egzamalarım iyice azdılar ...

 Yüzükler  ve tüm aksesuarlar Trendances Accessories..

Ayakkabılar Bambi Trendyol'dan aldım..





Salı, Nisan 03, 2012

Güzel bir gün..


Bugün oğluma sürpriz üstüne sürpriz yaptık. Önce öğlen babamızla buluşup yemek yedik. Ve oyuncakçıdan top aldık :))






Sonra anneanneyle buluştuk. Mado'da oturup süper bir dondurma yedik.

Ordan da sağlık ocağına geçtik. Ben aşımı oldum oğlum oynadı...






Ben kıyafet postu yapamayacak kadar paçozum bugünlerde bari oğlum yapsın :))

Doruğun ceketi: Baby Gap 1969 (çok kullanışlı ancak büyük alın kalıpları çok dar)
Doruğun pantolonu, gömleği:  H&M 
Ayakkabılar: Nike

Saten ve fisto kumaştan sabahlık dikiyorum..

Yine 1 haftadan fazla ara verdim yazmaya. Gerçekten günler çok yorucu ve kendi çapında yoğun geçiyor. Sadece dükkana geldiğimde yazı yazabiliyorum. Artık makinemle fotoğraf bile çekmeye üşeniyorum. Telefonumla foto çekiyorum. Enerjim çok düşük gerçekten herkesten özür dilerim..

Hastane için sabahlık takımı arayışım hüsranla sonuçlandı. Bulamıyorum. Ben de kumaş alıp kendim dikmeye karar verdim. Kalıbı Burda dergisi kasım 2011 pratik dikiş'ten. Aslında kimono kalıbı da kullanılabilir.

İlk'i  vizon rengi desenli saten bir kumaş. Yakasına Kayseri'de bulduğum tek çeşit güpürden geçicem. Henüz bitmedi...


Diğer sabahlık da yine aynı kalıptan beyaz lameli fisto kumaştan. Oldukça ilginç bir kumaş bakalım bitince nasıl olucak..


Yaka kenarları  kendi kumaşından temizlenilecek ve yine yakaya kendi kumaşından çiçekler yaptım onlar takılacak.

İçlerine ne yapacağıma henüz karar vermedim sanırım pijama dikicem..

*Fotolar: İnstagram'la çekildi.


Sevgiyle kalın..


Salı, Mart 27, 2012

Ozkan'in dogumgunu





Bugun canim kocamin dogumgunu.

Gecen sene bugun cok zor zamanlardi bizim icin.

Ama atlattik..

O zman Londradaydik simdi ise burdayiz. Hersey ne cabuk da degisiyor..

Oglumuz 1 yasinda,  2 ay sonra da kizimiz dogucak. Hayat bize ne cok armaganlar sunuyor aslinda. Bazen goremiyor iste insan..Sikintilar daha kolayina geliyor insanin. ASlinda en cok da benim degil mi?   :))

Ben inaniyorum bu dogumgunu senin icin de benim icin de en ozel dogumgunlerinden biri olucak. Cunku oglumuz ve ailelerimizle birlikte olucaz.

2012'nin uguruna da inaniyorum ben. Hersey daha iyi olucak inaniyorum.
Sadece biraz beklemek gerekiyor..

Iyi ki dogdun canim, bizim sana hediyemiz sevgimiz, saglimiz, oglumuz ve ailemiz...

Seni cok seviyoruz..

Doruk Dogan ve Banu Gul..




Ipekyol kampanyasi..

Hurriyet Aile'nin yaptigi bir kampanya bu. Eger siteye buradan giris yapip begendiginiz bir Ipekyol ayakkabiyi arkadaslarinizla paylasirsaniz begendiginiz ayakkabiya sahip olma sansiniz oluyor. Ben de Lacin sayesinde ogrendim ve firsati kacirmamak istedim. Ipekyol'u zaten cok severim ayakkabilari ve cantalari ile daha da guclu bu sezon bi bakin derim.
Bu da benim aktivasyon linkim : http://www.hurriyetaile.com/ipekyol/3a10


Paylasin ve ne kadar cok paylasirsak bu guzel ayakkabilardan birine sahip olma sansimiz o kadar artar.


 ben en cok bunu begendim :))

 

Pazar, Mart 25, 2012

ShoeTek'ten Beğendiklerim...

Bir blogcu arkadaşımın önerisi ile Shotek'ten çok cici ayakkabılar buldum. Pembe ayakkabı arayışım da son bulmuş oldu böylece... Shoetek'te adından da anlaşılacağı gibi tek fiyat oluyor. Kalitesine de kargo gelince bakıcaz.. Ama hala kalıplarda bizimkiler maalesef çok başarılı değiller. Yurt dışı biraz örnek alınmalı derim...
1801 FUŞYA NUBUK 11314 PUDRA RUGAN - FUŞYA FOSFOR11314 BEJ RUGAN - YEŞİL  FOSFOR1264 FUŞYA NUBUK1852 PUDRA RUGAN1450 7090 YEŞİL SÜET

Sıra 2 senedir aradığım fuşya cekette. Geçen sene hamileydim, Zara'da vardı fakat beden bulamamıştım . Bu sene ben yine hamileyim  :)) ama yok gerekirse terziye özel olarak diktiricem. Kumaş bulayım yeter ki!

Pencil (kalem) Hamile eteği..

Dikiş kursuna başladığımı daha önce de yazmıştım. İlk eteğimi diktim tamamladım. Kalıbı için Burda dergisi Şubat sayısına bakabilirsiniz.

Yandan büzgülü, belinde kalınca bir bel bandı olan süper rahat bir etek. Kumaş için tercihim siyah, kalın penye oldu. Etek kısmına ise yine Şubat Burda'sında olan kuş motofinden aplikeler yaptım. Dikişte profesyonel olmadığım için detayları ile anlatamayacağım maalesef ama gerçekten çok rahat ve tam bu mevsimde giyilebilecek bir etek oldu.

Fotoğrafları telefonla çektim ama en azından İnstagram kullandım.. :))


7 aylık oldum bu arada çok kocamanın :))

En son İstanbul seyahatimizden..

En son İstanbul'a gittiğimizde Nişantaşı'nda bir otelde kaldık. O civarda dolaştık ve akşam yemekten sonra City's AVM'ye uğradık. Hafta içi olduğu için epeyce sakindi. Anadolu'dan geliyoruz ya merak da ediyoruz, inşallah 1-2 ünlü kişi görürüz dedim Özkan' a. Futbolcu Hakan Ünsal'ı gördük :)) Üstünde gri bir takım elbise ile yemek katına doğru çıkıyordu. Tv'de göründüğünden daha minyondu. Şu 5 kilo meselesi çok doğru.
Yalnız ertesi gün bir spor programında yorum yapıyordu ki üstünde yine aynı takım elbise :))

Kızıma C&A'dan çok cici kıyafetler aldım. Hem de sadece tanesi 5TL'ye. Giyeceği günleri görmek için nasıl sabırsızlanıyorum anlatamam..

Bu tayt ve kazak annemin 8 mart dünya kadınlar günü hediyesi..






İstanbul'un dünyanın ennnn güzel şehri olduğuna bir kere daha karar verdim...






Nişantaşında'ki küçük bir pastanenin tezgahı, nasıl da davetkar...




Tekrar gitmek istıyorum...